Uzun süren günler, sıcaklıkların etkisiyle azalan iştah, daha fazla dışarıda vakit geçirdiğimiz zamanlar… Yaz pek çok insan için bunları ifade ediyor. Ağustos sonuyla başlayan hava sıcaklıklarında düşüş, rüzgar ve yağmur geçişleri sonbaharın da habercisi.
Bu değişime bünyemiz adapte olana kadar biraz dengesini kaybediyor. İşte bu noktada sonbahar rutini oluşturmak ve biraz daha dikkatli olmak, hem bugünlerden keyif almamızı kolaylaştırıyor, hem kışa girerken daha sağlam olmamızı sağlıyor.
Savunma mekanizmasını güçlendirmek Eylül ayından itibaren en çok dikkat etmemiz gereken konuların başında. Dengeli beslenme, spor ve uyku değişimlerden daha az etkilenmemizi, daha dirençli olmamızı sağlıyor.
Yeni koşullara adapte olmak için 2 ila 4 hafta arası bir sürece ihtiyaç duyuyoruz. Küresel ısınmanın da etkisiyle hızlı soğuyan ya da ısınan havalar da adaptasyonu zorlaştıran etkenler arasında. Günlük rutinlerimize sadık kalmak, onlara sağlıklı olanları eklemek atmamız gereken ilk adım.
Sonbaharda hızlı hava değişikliklerine adapte olmak için ince ya da kalın giyinmekten kaçınmak, kat kat giyinerek, gerekirse giymek/çıkarmak çok önemli. Özellikle solunum yollarını etkileyen hastalıklardan korunmak için boğaz bölgesini sıcak tutacak fular, şal gibi aksesuarlara bu süreçte ağırlık verebiliriz. Aynı zamanda ani yağışlar için bir şemsiyeyi ihmal etmemek de önemli. Islanmak, rüzgarda kalmak vücut direncini düşürüyor.
El yıkamak, hijyen tedbirlerini arttırmak da kapalı alanlarda geçirilen sürenin arttığı bugünlerde önemli bir diğer tedbir. Özellikle çok insanın paylaştığı mekanlarda özel eşyaları kullanmak, sıklıkla elleri dezenfekte etmek gerekiyor.
Vücudun dengesini korumak için sıvı tüketimine dikkat etmek gerekiyor. Yazın suya duyulan ihtiyaç sonbaharda azalıyor görünse de, vücudu düzenli suyla takviye etmek gerekiyor. Günlük su tüketimini kontrol altında tutmak az su içme ihtimaline karşı bir tedbir.
Yine bu dönemde düzgün beslenmek, sebzeden ağırlıklı bir beslenme alışkanlığına yönelmek önemli. Belli başlı tedbirleri işimiz kolaylaştırıyor:
-Her gün doğal C vitamini almaya özen gösterin. Limon, yeşil biber, kuşburnu gibi C vitamininden zengin bitkilerden faydalanın.
-Haftada en az iki-üç kez sebze yemekleri yapın. Salata olarak da yeşil yapraklı sebzeleri tüketmeye özen gösterin.
-Klimalı ortamlarda kalmayın ve mümkünse yanınızda bir şal taşıyın.
-Uykunuzu ihmal etmeyin, düzeninize dikkat edin. Erken yatıp erken kalkmaya özen gösterin.
-Gün içinde yeşil çay içebilir, arı poleni ile bağışıklığınızı güçlendirebilirsiniz.
-Haftalık yürüyüş rutini oluşturun, özellikle güneşten en çok faydalanabileceğiniz saatlerde yürümeye özen gösterin, D vitamini seviyenizi destekleyin.
Sonbaharda rutinler oluşturmak da bağışıklığı destekliyor. Havaların serinlediği günlerde mevsim geçişini izlemek için belli yürüyüş rotaları oluşturabilir, yaz boyunca ihmal ettiğiniz müzeleri ziyaret edebilir, parklarda vakit geçirebilirsiniz. Bu sürenin kıştan önce doyasıya gezmek için en uygun zaman olduğunu unutmayın, kış için enerji depolayın.
Bu süreçte kışlık hazırlıkları yapmak, erzak hazırlamak da insanı mevsime hazırlıyor. Aynı zamanda sonbahar da bir değişim zamanı, dolabınızda artık vedalaşmak istediğiniz kıyafetlerinizi eleyebilir, kendinize özen göstermeye başlayabilirsiniz. Sonbahar temizliği yaparak size sonbaharı hatırlatacak renkleri evinize yayabilir, hafif örtüleri kışlık örtülerle değiştirebilirsiniz. Özellikle yazın güneşten yıpranan saçlara bakım yapmak, cildinizi soğuklara hazırlamak iyi gelecektir.